Her Dem Yeniden Doğarız: Zamanı Aşan Bir Sözün Ardından
- Düşler Sahnesi
- 24 Nis
- 1 dakikada okunur
Bazı sözler vardır ki, yalnızca dile değil, kalbe dokunur. Yunus Emre’nin yüzyıllar öncesinden bugüne yankılanan o kudretli sözü gibi:
“Her dem yeniden doğarız, bizden kim usanası?”
Bu tek cümlede saklı olan mana, bir ömürlük bilgelik taşır. Her dem… Yani her an, her nefes, her kırılma, her başlangıç… Hayatın kendisi gibi çok katmanlı, derin ve iç içe.
Yunus bize diyor ki: “Ben sabit değilim. Dün neydimse bugün başka, bugün neysem yarın daha başka olurum. Değişirim, dönüşürüm, olgunlaşırım.” Ve bu sadece onun değil, hepimizin hikâyesidir.
Bir sabah uyanırız; geceden kalan acılarla, düşüncelerle. Ama yine de o gün bir şey değişir. Küçük bir tebessüm, bir çocuk sesi, bir esintiyle yeniden doğarız. Kimi zaman bir şarkının içinde, kimi zaman bir kitap sayfasında, kimi zaman bir insan bakışında buluruz o yeniden doğuşu.
Ve o an anlarız ki: İnsan, kendi küllerinden doğmayı öğrendiğinde gerçekten yaşamaya başlar.
Yunus Emre’nin bu sözü, sadece bir şiir değildir. Bu söz, yaşamanın özüdür. Kendine yük olmadan, başkalarına ağırlık vermeden, her seferinde silkelenip yeniden başlama cesaretidir.
Zira her dem yeniden doğan bir ruh, ne kendine küser ne de hayata. Onun içinde taze bir bahar hep vardır. İşte o yüzden der Yunus:
“Bizden kim usanası?”
Çünkü bu dünyaya bir kere değil, defalarca gelenlerin yorgunluğu bile güzeldir. Ve onlar yorulsa da usandırmaz.
Comments